Tuz Gölünü de Kaybediyoruz

Doğal güzelliği ile son yıllarda yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı olan Türkiye’nin ikinci büyük gölü olan tuz gölü son yılların en kurak dönemini nedeniyle kuruma noktasına geldi. Özellikle Ankara,Konya ve Aksaray’daki su kaynakları ile beslenen göl doğal yapısı nedeniyle günde binlerce turistin akınına uğruyordu. Flamingoların da göç yolunda olması nedeniyle on binlerce flamingoya ev sahipliği yapan göl aynı zamanda ülkemizin tuz ihtiyacını karşılama konusunda da ülke ekonomisine çok ciddi katkı sağlıyordu. Son yıllarda yaşanan kuraklık olayları ve bölgedeki yetersiz su kaynakları nedeniyle yeterli suyu alamayan gölün çok büyük bölümü tarihinde olmadığı derecede kurudu. Özellikle doğal yapısı nedeniyle yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı durumunda olan gölü gören binlerce vatandaş hayal kırıklığına uğradılar.

Türkiye’nin en büyük ikinci gölü olan tuz gölünün korunması gerektiğini belirten vatandaşlar bölgeye gelen su kaynaklarının kontrol altına alınması gerektiğini söyleyerek yaptıkları açıklamalarda; “Türkiye’mizin en güzel ve özel alanlarından bir tanesini görünce hayal kırıklığına uğradık. Doğu ve Batı’yı bağlayan güzergahta olan bu gölün geçmişteki halini de hatırlıyoruz. Hiç bu durumda görmemiştik. İnşallah gerekli tedbirler alınır ve bu göl kurtulur” derken yaşanan olaylar yıllar öncesinden tahmin edilmiş Maden Tetkik ve Arama müdürlüğü tuz gölü ile ilgili geniş kapsamlı bir çalışma yapmıştı. MTA’nın 2004 yılında yaptığı çalışmalarda tuz gölünü besleyen Konya,Aksaray ve Ankara’daki su kanallarının acil olarak beslenmesi gerektiği ve yer altındaki su kaynaklarının da kontrol altına alınması gerektiği uyarısı yapılmıştı. MTA’nın çalışmalarında sadece sulama döneminde 2 ay sürecinde yer altı su kuyularında 8 metreye yakın azalma olduğu uyarıları yapılırken Konya ovasının acil olarak suya kavuşturulması uyarısı yapılmıştı.

Tuz gölünün şu anki durumu ve bölgenin su sıkıntısı konusunda konuşan çiftçiler de yaptıkları açıklamalarda; “Aksaray’ın sıkıntıları denince herkes, tren yolu, hava limanı diyerek sözlerine başlıyor. Ancak bu ilin en büyük sorunu tarımsal sulama ve yaşanan kuraklık. Nüfusunun yüzde 80’inden fazlasının geçimini sağladığı tarım ve hayvancılık susuz yapılmıyor. Bölgede yaşanan kuraklık sadece bu yıl olmuyor. Bizler her sene aynı sıkıntıyı yaşıyoruz ama bu sene biraz daha fazla oldu. Tuz gölü kurudu deniyor. Bölgenin her yeri kurudu. Yıllardır Kızılırmak suyunun bölgeye getirilmesi isteniyor ve dile getiriliyor. Şimdiye kadar yapılan bir çalışma olmadı. Bir çok tarım arazisi belki de seneye ekilemeyecek. Bunun nedeni insanların çalışmaması değil yeterli suyun olmamasıdır. Artık birileri boşa akan Kızılırmak’ın suyunun bir kısmını Aksaray’a getirmeli. Bu iş bu kadar zor değil. Biz ülke olarak çok büyük projeleri başarırken bu kadar basit bir yatırımın yapılamamasının nedenini anlayamıyoruz. Yer üstünde suyumuz yoktu. Yer altından sondajlarla çok maliyetli şekilde su çekerek üretmeye çalışıyorduk. Ancak son yıllarda yer altı suları da bitme noktasına geldi. Bölgeye getirilecek tarımsal su Tuz gölünü de, Bölge çiftçisini de kurtarır ve Türkiye ekonomisine çok büyük katkılar sağlar” dediler. (Haber:H.Recep Turan)