Her yıl Aralık ve Temmuz Aylarında sıkça duyduğumuz sihirli sözcük!
Herkes bir şeyler sallar.
Hele “Bekara Avrat Boşamak Kolay” misalinden hiçbir sorumluluğu olmayan, Genel Bütçeye hiç katkısı olmayan, hatta iş yerinde sigortasız kaçak işçi çalıştıranların ortak eylemleri Asgari ücret ne olacak?
Tamam anladık!
Emeklisi de, işçisi de, memuru da hiç kimse geçinemiyor.
Enflasyon almış başını gidiyor.
Ama bunun sorumluları ve buna sebep olanlar hiç konuşulmaz, herkes işkembeden sallar ücret konularını.
Ana Muhalefet Partisi bir eylem koydu!
Asgari Ücret 25 Bin, en az emekli maaşı 25 Bin Lira olsun diye.
Eylem eylemdir!
Eylemin her türlüsünü severim de eylem eksik olduğu için de yanlış.
Ana Muhalefet iktidar adayıdır ve iktidara gelince toplumun her kesimini yönetecektir.
Bu toplum sadece Asgari Ücret ile çalışanlar ve emekliden ibaret değildir.
Akıl vermek gibi olmasın da keşke eyleme şöyle başlasaydı:
Bu ekonominin bozulmasının baş aktörü, ben ekonomiden anlarım diyen kim?
‘Nas’dan dem vurup Liberal Ekonominin kucağına oturan kim?
“Aman canım sen de bunları ahalimiz bilmiyor mu sanki” diyeceksiniz biliyorum ama ahalimiz bilir de işi asgari düşünceyle geçiştirir.
Bu Neoliberal Ekonomi Sistemini kim başımıza bela etti?
Ana Muhalefet iktidara gelince hangi ekonomik modeli uygulayacak başta bunu açıklamak zorunda.
Asgari ücretlinin bir de iş veren kesimi var!
Aksaray'da bir küçük işletme düşünün beş kişi çalıştırıyor diyelim.
Asgari ücretli beş kişinin iş verene maliyeti nedir biliyormusunuz?
Bir işçinin işverene maliyeti 24 bin 500 TL.
Beş işçinin maliyeti 122 bin 500 TL.
İşveren bir ayda 122 bin,500 TL. kazanacak kirasını ödeyecek, evini geçindirmek için para kazanacak.
Yani işçi de haklı iş veren de…
Çözüm ne mi?
Asgari ücretten vergi almayın her iki taraf da memnun olur.
Ana Muhalefet Partisinin eylemi doğru ama bu ekonomik bozukluğa sebep olanlar sanki bu ülkeyi onlar yönetmiyor gibi hiç sesleri çıkmıyor.
Ülkenin ekonomisi bitmiş, dış politika bitmiş dün katil dediğine bugün sayın diyorsun herşey bitmiş.
Netice?
Netice Demokrasi ile yönetilen ülkelerde çözüm erken seçim.
Seçime gidilmeli ve bu millet kendine en uygun yöneticiyi seçmeli.
Partilerimizin de ahalimizin de ortak bir sorunumuz var ve asgari düşünmeyi hemen derhal terk etmeliyiz.
Artık düşüncelerimizin de eyleme Demokratik usulde, yasaların elverdiği ölçüde harekete geçme zamanı.
Yorum Yazın