Aksaray
DOLAR34.0692
EURO37.7489
ALTIN2730.4
Hikmet Recep Turan

Hikmet Recep Turan

Mail: hrecepturan@gmail.com

Bu Yazının Okunması Lazım…

Aksaray Medyası olarak üzerimize düşeni yapma konusunda oldukça yavaş ve duyarsızız!

Deprem Felaketinin üzerinden neredeyse 20 Güne yakın bir zaman geçti.

Aksaray Halkı olarak vatandaşlarımızın birçoğu üzerine düşeni fazlasıyla yaptı ve yapmaya da devam ediyor.

Ama yaşananları da yaşayanlardan almayı, öğrenmeyi de istiyor ve merak ediyor.

Şehrimizin tek kanalı olan TV İstasyonu da, Aksaray Medyasının tamamına yakını da, gittikleri Depremin ilk gününden bu yana Deprem Bölgesinde neredeyse Destan yazan, bulundukları bölgede depremzedelerin gözbebeği haline gelen ne Aksaray Valisi ile,  ne Aksaray AFAD Ekibi ile, ne de AFAD Gönüllüleri ile hiçbir görüşme gerçekleştirmedi.

İçlerinde Gazeteci arkadaşlarımız da vardı AFAD Gönüllülerinin.

Eksi 25 Derecenin üzerindeki soğukta arama kurtarma da yaptılar, koordinasyon da.

O Gönüllülerden birisi de Gazeteci Arkadaşım Nazmi Çalışkan idi.

Çarşamba (dün) Günü yayınlanan gazetesinin köşesinde orada yaşadıklarını kaleme almış.

Belki okumayanınız olmuştur diye satırına dokunmadan ben de bu köşeye taşıdım yazısını:

AĞA sınız, PAŞA sınız, Bir Tanesiniz…

Asrın felaketi denilen yıkımın ne olduğunu anlamak istemeyen insanlarımızı afetin 9’uncu gününden sonra izlemek ve dinlemek zorunda kaldım.

9’uncu gününde diyorum çünkü ilk gün itibariyle önce Maraş merkez sonraki günlerde de Elbistan da AFAD gönüllü destek elemanı olarak verilen görevleri yerine getirmeye ve bir nebze olsun oradaki arama ve kurtarma çalışmalarına destek olmak için bölgedeydim.

Elbistan’daki arama ve kurtarma sonunda çok kıymetli çoğunluğu öğretmenlerimizden oluşan ekip ile Aksaray’a döndüm ve televizyonlardan neler olup bittiğini veya bizlerin gördüklerinin ne kadarının haberlere yansıdığını görmek için ekran başına geçtim. Ekranlarda izlediklerim karşısında oradaki kadar dehşeti yaşadım ve halen de yaşamaya devam ediyorum.

Ekranlara çıkanlar sahada çalışanların, yardım için seferber olanların aksine amaçları uğruna birbirlerine nefret söylemleriyle haklı çıkma veya karşısındaki kişileri suçlama çabasında.

Orada canlar gitti,

Orada ocaklar söndü,

Orada çocuklar annesiz, anneler çocuksuz kaldı,

Orada bir battaniyenin bir çorabın kıymetini sadece görenler bildi,

Orada Türk milletinin ne büyük bir millet olduğunu herkes gördü,

Orada yıkım oldu, insanlar hayatlarını kurdukları yerleri terk etmek zorunda kaldı.

Gün siyaset günü, gün reklam günü değilken meğer televizyon ekranları kaldığı yerden devam etmiş.

On binlerce arama kurtarma ekibi aç, uykusuz ve soğuk havaya rağmen mücadelesini sürdürürken renkli camlarda, enkazlar kalkmadan yeni kavgaların ateşi yakılmış.

Sanki bu ülke bir felaketi yaşamamış, sanki insanları bir bütün olmamış gibi bazıları hayatlarına 6 Şubat gecesinden önceki gibi devam ediyor.

Gün birlik be beraberlik günüydü, bunu bile anlayamayanları gördük EKRANLARINIZDA

Orada yaşadıklarımız, yapılanları, yapılmayanları, güzellikleri de anlatacağız ama günü bugün değil.

Allah ilk andan itibaren siyasetini, ideolojisini ve ticaretini bir kenara atarak sadece milletim diyenlerden razı olsun.

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar