-Halkla iç içe olmak
-Halkın dertlerini dinlemek
-Halk gibi yaşamak
-Halkın sorunlarını meclise taşımak
-Halkın çayını içmek
Kasaba siyasetçilerinin vaz geçmediği sloganlardır.
Yıllarca politik kavramlardan yoksun siyasetçilerin halkı kandırmak veya "halkçı gibi" olmak için uydurulan içi boş laf kalabalığıdır bunlar.
Çok partili sisteme geçildikten bu yana duyduğumuz en basit, sığ, hiçbir özgür ağırlığı olmayan laf salatasıdır tüm bunlar.
Yine bir seçim arifesinde yaşanılan ve duyulan tek slogan "halkın içinde olmak".
Elbette halkın içinde olacaksın. Zaten sen normalinde onların içinde değilmisin? Yoksa aristokrat sınıfından mı geldin?
Halkın içinde olup ta halka ihanet edenlerle cebelleşmiyormuyuz_
Halkı için yanan tutuşan kasaba siyasetçilerini yakından tanımaya çalışalım:
Sizler değilmisiniz; yıllarca bu halkı sömüren, fakir bırakan, köle yapan partilere oy veren ve onların potinlerini yalayan?
Sizler değilmisiniz; o halkın çocuklarını zindanlarda çürüten ve yok eden düzen bekçilerinin şakşakçılığını yapan?
Halkın ekmeğini çalan, onu yoksullaştıran, onu açlığa mahkum eden düzen partilerinin bu halka vereceği hiçbir şey yoktur!
Halkla iç içe olduklarını veya halkın içinde poz vermeyi halkçılık sananlara soralım bakalım:
Çok sevdiğiniz halkınıza şunları dediniz mi: Ezilen halkımızın kendi kurtuluşları için örgütlenmelerini, tekelci sermaye ve burjuva gericiliğinin halk kitlelerini nasıl sömürdüğünü, yıllarca düzen partilerine oy verdiniz vekil yaptınız, belediye başkanı yaptınız, sizin seçtiklerinizin size değil kendi ağababalarına hizmet ettiğini anlattınız mı?
Din kisvesi altında halkın nasıl gericileştiğini, yobazlaştırıldığını, tarikatlar eli ile halkın madden ve ahlaken nasıl çöküntüye uğradıklarını anlattınız mı?
Kendi çocuklarını Türkiye’nin ve Avrupa’nın en iyi okullarında okuturken halkın çocuklarını İmam Hatip Okullarına nasıl mecbur ettiklerini anlattınız mı?
Halkın Kurtuluşunun yegane temsilcilerinin Halk olduğunu söylediniz mi?
Bu sömürü düzeninde Milli Pastadan enaz pay alanın halkın olduğunu anlattınız mı?
Bunların yerine masal anlatıyorsunuz!
Halkla içiçeymiş! Olmayın kardeşim böylesine içiçe…
Bırakın bu halkın yakasını, bırakın bu ikiyüzlü siyasi oyunlarınızı.
Tüm bu Oportünist kasaba siyasetçilerine halkın da artık bir cevap vermesi gerekmez mi?
Bu sermaye ve düzen partilerinden sizlere fayda gelmeyeceğini anlatın artık.
Sizlere sahte gülücük yapan kasaba politikacılarına sorun bakayım ne cevap verecekler.
Soru; Siz Hangi sınıfın temsilcilerisiniz? Siz bu sömürü düzenine son verecekmisiniz?
Bu sorulara verilen cevaplara göre siz de oyunuzu ona göre verin.
Düzen siyasetçileri yıllarca halkı kandırarak politika yapmayı yanlış öğrettiler. Onun yavruları da hala halk dalkavukluğu yaparak siyaset yaptığını sanıyor.
Kendi siyasi döneklikleri için çalmadık kapı bırakmayan bu iki yüzlü kasaba siyasetçilerine yüz vermeyin.
Çünkü siz üretiyorsunuz.
Yöneten de siz olun.
Yorum Yazın