Sene 1989 Yılı!
Aksaray Vilayet olmuş, herkes mutlu.
Aksaray-Ankara Yolunda Vali beyi bekliyoruz.
Davul zurna, protokol herşey hazır.
Merak edenler belki “Senin orada ne işin vardı” diye düşünebilir.
Hemen söyleyeyim:
Ben de İl Genel Meclis Üyesi olmam sıfatı ile protokolde yerimi aldım.
Bekleme anın da dikkatimi birisi çekti!
Bu şahsı yüzeysel olarak da tanıyorum.
Ama adam dikkat çekici abartılı bir şekilde sevinç gösteriyor, oynuyor, zıplıyor, kan ter içinde kalıyordu.
Bana göre Anarşistlik, kimilerine göre lüzumsuzluk yaparak vatandaşa yaklaştım.
“Sana ne oluyor? Vilayet olsak da İlçe olsak da sen ve bizim hayatımızda ne değişecek?” diye sordum.
Bana kızgın bir bakış atarak Aksaray Sevdasından, vatandan, milletten söz etti.
Yıllar sonra karşılaştık bana ne dedi biliyormusunuz?
“Sen haklıymışsın. İl olduk, oturduğum evin kirası iki misli arttı” dedi.
31 Mart seçiminin üzerinden üç haftaya yakın bir zaman geçti.
Ben o soruyu daha da genişleterek soruyorum:
“Hayatımız da ne değişti veya ne değişecek?”.
CHP Yerel Seçimde birinci parti oldu (Aksaray’da oy kaybetti) herkeste bir sevinç!
Sevinmeyi şu şekilde okuyabilirsek ben de sevinebilirim:
22 Yıllık AKP'nin baskıcı yıkım politikasından kurtulmanın belirtisi olarak görürsek neden sevinilmesin.
Yapılan araştırmaların2024 Mart Ayı Sonucuna göre, dört kişilik bir ailenin dengeli ve sağlıklı beslenmesi için aylık yapması gereken harcama tutarı 16 bin 646 TL. olarak belirlendi.
Açlık sınırı üzerinden hane halkı tüketim harcamaları esas alınarak yapılan hesaplama sonuçlarına göre de yoksulluk sınırı da 57 bin 578 lira olmuş.
Emekli maaşı da on bin lira!
Buyurun bakalım.
Şimdi bu seçim sonuçları hayatımızda ne değiştirecek?
Hiçbir şey.
Çünkü hepsinin hizmet ettiği tek nokta Kapitalist Sistem.
Siz hiç Kapitalizmi ağzına alan bir siyasetçi gördünüz mü?
Kapitalizmi yok sayarak bu Dünyada bir şeyleri başarmak mümkün mü?
Hayat pahalılığından tutun, madenlerimizin yağmalanması, kıyılarımızın yabancılara satılması, Ortadoğu ve Dünyadaki savaş hallerinin, hatta hatta ülkemizde sayıları 15 Milyonu bulan yabancıların tek sebebi Kapitalizmin ileri aşaması olan Emperyalizm değil mi?
İstanbul Seçiminin bana göre tek belirleyicisi AKP Adayının Kent Lokantasına takması değil mi?
Adam bu Kapitalist Sistem içerisinde İmamoğlu'na diyor ki; “Sen nasıl olur da Sosyal Belediyecilik yaparsın.”.
Kafasının arkasındaki Gizli Dünya Kapitalizme hizmet olduğunun gayet farkında.
Şimdi hemen kalkıp; “Ne yani İmamoğlu Kapitalist karşıtı mı” demeyin sakın.
Öyle bir düşüncem de yok.
Şimdi herkes, (içinde ben de dahil olmak üzere) popülizmin nimetlerinden bolca faydalanıyoruz.
Sistem bizi öyle elinde oynatıyor ki; Varsa yoksa İstakoz ve Rolex Saat.
Sanki bunları eleştirenler bunları yapmıyor gibi!
Geçin oradan.
Asıl olan bu açlığa ve Çarpık Kapitalist Sisteme karşı olmaktır.
Verili düşünce tarzıyla şeylerin seyrini değiştirmek mümkün değildir.
Umarım yanlış bilgidir.
CHP, kaybeden Belediye Başkanlarına kadro dağıtacakmış?
Çok büyük yanlış yapar.
Partinin esas görevi kaybeden başkanlara ve örgüte ödül dağıtmak değil hesap sormaktır olmalıdır.
İşte bu manzara olursa şimdiden söyleyeyim 2028 Yılının seçimi için şimdiden Sela okuyabilirsiniz.
Yorum Yazın