Türk kültürü, Türk Milletinin hayat tarzını ifade eder.
Tarihi süreç içerisinde farklı medeniyetlerle buluşan Türk Kültürü, insanlık tarihinin en zengin kültürlerinden biri haline gelmiştir.
Türk Kültür ve Medeniyeti, Türklerin Devlet kurduğu coğrafyanın etkisi ile “Bozkır Kültürü” olarak adlandırılmaktadır.
Kültür Bakanlığının Resmi Sitesinde Türk Kültürünün tanımı kısaca böyledir de gerçekte nasıldır ona bakmamız gerekir!
Bir ülke düşünün.
500 yıl egemenliği altında bulundurduğu ülkenin kültürü karşısında ne durumda olduğu herkesin bilgisi dahilindedir.
Ortadoğu İslam Ülkeleri genel itibariyle Türkler ile Araplar uzun yıllar Osmanlı Topraklarında sorunsuz bir şekilde yaşamışlardır.
Bu durum Birinci Dünya Savaşı Yıllarına kadar devam etmiştir.
Fransız İhtilali ile Dünyayı kavuran milliyetçilik akımı İngilizlerin kışkırtması ile Arap Yarım Adası’nda da Osmanlıya karşı ayaklanmışlardır.
Burada bir hususu dillendirmek gerekir!
Ben Araplar neden ayaklandı, ömür boyu bizim egemenliğimizde yaşasın demiyorum.
Her ulusun bağımsız yaşaması nasıl hak ise bu hak Araplar için de geçerlidir.
Konumuz bu da değil.
Konumuz Osmanlı İdaresindeki topraklarda neden Türk dili ve Türk Kültürünün egemen olmadığıdır.
Elbette bizim Arap Kültürü karşısında yoksun kalmamızın nedeni İslamdır.
Ama zamanın aydınları Din ayrı, kültür ayrı yaşam tarzı egemen olan Türk Kültürü yerine Araplaşmayı seçmiştir.
Ne yazık ki Cumhuriyet Döneminde de farklı bir şey olmadığını üzülerek görmekteyiz.
Milliyetçiliği Bozkurt işareti ve Mafyacılık, İslam Dinini de Arap Milliyetçiliği sanan büyük bir kitle ile karşı karşıyayız
2025 Yılında bile Trabzon’da “Kalandar Şenlikleri” düzenleniyorsa bu ve buna benzer soruları kendimize daha da çok sormalıyız.
“Kalandar” bölgede yılbaşı sayılıyor.
Karadeniz Rumlarından kalma gelenekte kutlanan bu şenliğin hala Trabzon’da kutlanması düşündürücü değil mi?
Her toplum geleneğini kutlasın buna diyeceğimiz bir şey yok.
Ama 5000 Yıldır insanlık Tarihinde hüküm sürmüş Onaltı Devlet kurmuş Türklerin de gelenek ve şenliklerini kutlaması gerekmez mi?
Bildiğiniz bir Türk Gelenek ve Şenliği bilen var mı?
Eskiler bilir özellikle kırsal kesimde hayvancılıkla uğraşan toplumların bereketi artırmak için düzenledikleri bir tören vardı.
Saya Gezmek.
Bu bayram Saya Han adına düzenlenen ve özellikle Altay Türkleri tarafından kutlanan bir bayramdı.
Benim çocukluğum yıllarında yapılan bir bayramdı.
Kent Kültüründen mahrum kentli olmayı doğduğu yer olarak gören şehirli halkımız da ne yazık ki Kültür Emperyalizmine ençok teslim olan bir kesimi teşkil etmekteydiler.
Muhafazakar Şehirli Arap Kültürüne Seküler Kesim de Batı Taklitçiliğini benimseyerek bu güne geldiler.
İnsanlar ne olursa olsun, hangi düşünce sistemini benimserse benimsesin İnsanın kendi kültürünü bilmesi ve bu kültürü de gelecek nesillere taşıması kaçınılmaz bir görevdir.
Her toplumun olduğu gibi bizim de kendi Türk Kültürümüzü arındırılmış bir şekilde geleceğe taşımamız bir insanlık görevidir.
Yorum Yazın