IŞIK DOĞUDAN YÜKSELİR

Işık doğudan yükselir.

Sezen Aksu'nun 1995 tarihinde çıkan On ikinci albümüdür. Bu albüm kendisi de dindar olan  Polat Yağcı'nın şirketinden çıkmıştır. Işık doğudan yükselir bu söz Joannis Cassiani adlı bir Hıristiyan keşişe ait.

İster istemez çoğumuz ne var bunda diyebilirsiniz. Albümü hepimiz severek dinledik. Bura da bir sıkıntı yok. Kimsenin sanatsal pozisyonunu inceleyecek halimiz de yok. Albümün İsmi olan 'ışık doğudan yükselir' sözünün 'Işık' sözcüğüne bakalım bu söz bize neyi hatırlatıyor? En başta ışık evlerinin ve ışık sözcüğünün kimlerin sembolü olduğu malum!

Polat Yağcı: Saraya çok yakın olduğunu herkes bilir. Ya albümün isim babası Joannis Cassiani'ye ne demeli? Bu isim bir zamanlar "dinler arası diyalog" sözünün moda olduğu dönemlerde çok kullanılırdı.

 dönemin medya yıldızları Fetöcü yazar çizerler bu keşişi referans olarak gösterirken pek de keyifli idiler.

Gel zaman git zaman tükenmişliğin en belirgin hallerini yaşayan Saray rejimi Küçük Serçemizin 1995 yılında çıkardığı albümüne sığındı.

Asrın Lideri kükredi dinimizle alay edenin dilini koparırım dedi hem de nerede; Allah’ın evi olan camide. Sayın Asrın liderine kısa bir hatırlatma yapmada yarar var.

Bakara-Makara diyen kişi altında sizin imzanızla büyükelçi atandı ona ne demeli?

Bu işler bayatlamış numaralardır. En basit gündem kayması diyebiliriz.

Elektrik ve doğal gaz faturasını eline alanın 'yandım anam' dediği bir ortamda al sana çok beylik bir laf.  Tüm bu olaylar karşısında ömründe Strateji üretemeyen bir hamle. Önünü göremeyen Muhalif kesimlere ne demeli? Kendileri bir şey üretemedikleri için kolayca Asrın Liderinin basit oyunlarına atlaması gerçekten gına getirdi.

Hemen hepsi Demokrasi havarisi kesilerek Zavallı Serçeciklerine sahip çıkma derdine düştüler.

Emeklinin, dar gelirlinin açlık sıkıntısı çektiği şu ortamda hak, hukuk, özgürlük peşine düştüler.

Gerçekten de böyle olsalar gam yemeyeceğim ama neyse...

Ne demiş büyük filozof Nietzsche:  " Pazar yerinden ve şandan uzakta yer alır büyük olan her şey. Hep pazar yerinden ve şandan uzakta barınmıştır yeni değerler yaratan.

Yalnızlığına kaç dostum; Ggörüyorum ki her yerini ağlı sinekler sokmuş. Sert ve sağlam bir havanın estiği yere kaç!

Yalnızlığına kaç! Sen küçük ve acınacak kişilere pek yakın yaşadın. Onların göze görünmez öçlerinden kaç! Onlar sana karşı öcüden başka bir şey değildirler.

Artık el kaldırma onlara! Sayısızdır onlar, hem senin yazgın sinek kovmak değildir ki.."

Hiç kimse masum değildir. Çok su taşıdın bu düzen koruyucuların değirmenine.

Şarkıların da, bestelerin de bir projemi ondan da endişem var.

Evet Sezen Hanım hiç birimiz masum değiliz…