Memleketini seven, insanlığı seven, büyüğüne saygılı, küçüğünü seven, vergisini ödeyen yurtsever insanlara sözüm olamaz.
Onlar zaten çığırtkan değillerdir!
Üzerlerine ne düşerse yapmışlardır zaten.
Bir insan her söze “Ben.........” diye başlayıp;
“--- En vatansever benim
----En dindar benim
----En iyi partili benim
----En büyük devrimci benim” gibi ben merkezli cümleler kurarak söze devam ediyorsa, iddia ediyorum inceleyin altından çapanoğlu çıkar.
Umulmadık anlarda ortamı geren, umulmadık anlarda atar yapan adamın geçmişinde bir eziklik vardır!
Dikkat çekmek ve kendini göstermek için hep olmadık çıkışlar peşinde olanlardır.
Bir psikolog “kamyon arkası yazıları" inceleyerek bir analiz yapma çalışmasında ilginç bir saptama yapar.
Diyor ki; “Bir bilim adamı ancak yazdığı kitaplarda ve çalışmalarında unvanını kullanır. Çalışma ve işi dışında isimlerinin başına meslek unvanları yazan insanların geçmişinde bir ezikliğin yansıması olarak görülmelidir.”.
Siyasi işaretler ve arabasının arkasına hangi düşünceden olduklarını belli eden yazılar, bıyık, giyiniş gibi Pagan ve Yahudi Geleneğinden gelen işaretlerle kendi inançlarını ve siyasi görüşünü dışa vuran insanların hiç de sağlam birileri olmadığını çalışmalarında anlatır.
Ülkemizde son 100 Yılın en büyük felaketi yaşandı. Yaralarımız daha kabuk bile bağlamadan bunu kullanan arabesk az kullanışlı figürlerimiz sahnede yerlerini aldı.
Türk Milletinin ortak ve değişmez bir meziyeti vardır: Yaptığı yardımları genellikle gizler bunu şova çevirmez.
Vergisini vermeyen, tefeci, yağmacı, vatandaşını her fırsatta kazıklamaya çalışan tipler bu ve buna benzer olaylarda hemen ön plana çıkmaya başlarlar ve en çok gürültüyü de onlar çıkarır.
Bu ülkeyi 20 yıldır yöneten partinin sözcüsünün deprem alanında ilk demeci; “Cumhur İttifakı olarak alanlardayız” oldu!
Yahu sen zaten Devleti yönetiyorsun bu lafa ne gerek var!
Aynı sözcü hükümeti eleştirenlere de çok kızdı: “Şimdi zamanı mı?” diyerek çıkıştı.
Allah’tan arşiv denen bir şey var.
Sözcümüzün 1999 Depreminde; “İktidarı eleştirmezse kendini görevini yapmamış olur” gibilerinden demeçleri sosyal medyaya düştü.
Bu fırsatı hemen değerlendiren kullanışlı vatanseverler kendini gösterme fırsatını yakaladı.
Sahibinin gözüne girmek için ağız dolusu yarı küfür, yarı hakaretle söze başladı ve kendinin ne kadar vatansever olduğunu, karşıtların da ne kadar hain olduğunu yazdı, çizdi, üstünde tepindi durdu.
Bu namıdeğer vatanseverimize bir sorum olacak:
“Ülkenin toprakları, ormanları birbir elden giderken neredeydin?”.
Yabancı şirketler ormanlarımızda maden arar ses yok. Ülkemiz Nato ayaklarından işgal edilir ses yok.
Hocaefendi diye dilinden düşürmediği FETÖ örgütüne yıllarca bilerek veya bilmeyerek su taşır, ondan sonra da en büyük FETÖ düşmanı olur.
Bu tipler bir de Vatan için hep ölürler ama hiç de öldükleri görülmez.
Askerlikten tüymek için binbir kılıf uydururlar.
Az gelişmiş ülkenin geri kalmış çocuklarınındır vatanseverlik yarışına girmek.
Kimse kimsenin vatanseverliğini sınamaya hakkına sahip değil.
Ne demiş büyük usta:
“Vatan Amerikan Üssü ise ben vatan haini olmaya devam edeceğim…”.
Yorum Yazın