Reklamı Geç
Vista Prime
Aksaray
DOLAR34.0692
EURO37.7489
ALTIN2730.4
Ferda Bozkurt

Ferda Bozkurt

Mail: ferdabozkurt@gundemaksaray.com

Sağ Gösterip Sol Vurmak Veya Sol Gösterip Sağ Vurmak

Yıllarca kafama takılan bir soru vardır:

Ortadoğu Halkları aynı dine, aynı Peygambere inanmalarına rağmen neden yüz yıllardır mezhep savaşları yüzünden birbirilerini öldürür?

Bunun cevabı çok basit canım diyenleri duyar gibiyim.

Hatta sorunun cevabını da:

“Ne var canım bunu bilmeyecek! Dış Mihraklar ve ABD Emperyalizmi”.

Hay aklınla çok yaşa

Bildin de, kendi ülken için olan BOP Projesine Fransız kaldın.

Sanki Ortadoğu Halkları bunu bilmiyor. Yüzlerce gazetelere verdikleri röportajlarını okudum;

Hepsi de senden benden iyi biliyor Emperyal Güçlerin oyununa geldiklerini ama bile bile de hala birbirilerini öldürmeye devam ediyorlar.

Hani, Joma Kenyatta'nın ünlü sözü var ya; "Batılılar geldiklerinde ellerinde onların elinde İncil, bizim elimizde topraklarımız vardı. Bize gözlerimizi kapayarak dua etmeyi öğrettiler. Gözümüzü açtığımızda, bizim elimizde İncil onların elinde topraklarımız vardı.".

Bu sözün bir önemi de bu sözleri söyleyen adam çocukluk döneminden tutunda Üniversite yıllarına kadar Misyonerlerin yetiştirdiği bir adam.

Buna rağmen kendi ülkesine gelince o acı gerçeği görüyor Kendisini yetiştiren eğitimini sağlayan Batılılara karşı ülkesinin ve bölge halkının çıkarları için uğraşıyor.

Ateş İlyas Başsoy’un Birgün Gazetesi’nde; “Mardinli Manava Göre' başlığı ile bir yazısı var.

Yazının bir bölümünde; “Orada bir köy var ya uzakta, işte o köy benim köyüm. Çocukken bizim köyü yılda bir kez siyasiler ziyaret ederdi. Bir iki gün sonra dağ kadrosu gelir, dağa katılacak gençleri ayırırlar. Ben o zaman yeni delikanlı oluyorum. Canım nasıl dağa gitmek istiyor bilemezsiniz. Ben kararlıyım, kesin çıkacağım dağa. Derken babam omuzumu tutup benim önüme geçti. Dağdan gelenlere dedi ki;  Geçen gün köye ziyarete gelen siyasetçinin oğlu arkadaşımın oğlu. Benim oğlumdan iki yaş büyük. Duydum ki o oğlunu Ankara'da Bilkent'e vermiş ve altına da bir spor araba almış. Size söz oğlumu dağa yollayacağım. Ama bir şartım var. Önce o Bilkent'teki delikanlı dağa çıkacak, sonra onun arkasından hepimiz çıkacağız.”.

Hiçbir karşılık vermediler ve gittiler.

O günden sonra biz eşyalarımızı topladık İstanbul'a geldik…

Kendi çocuklarını Türkiye'nin ve Avrupa’nın en iyi okulların da okutanlar siyasi propaganda yapmak için başkalarının çocuklarına İmam Hatip Lisesinin uygun olduğunu söylerler!

Yine bu kesim; "Dinimizce kız çocuğunun okuması günah, Üniversitelerde kız çocuklarının başı niye kapalı değil?” derler.

Akşamları viskisini içerek sohbet edenler sabah olunca fakir fukara edebiyatı yaparlar. “Memleket elden gidiyor, bu memleketin kurtulması gerekir” derler ama kendileri bir koltuk kapmak şartı getirirler.

Yıllarca bu Ülkenin kahrını çeken insanlar bir gün de siz; "Kral Çıplak" deyin ne kaybedersiniz?

Yazının başında Ortadoğu Halkları neden hep kavga ederler bir türlü anlayamıyorum demiştim ya;

Gerçekten işimiz çok zor.

Daha neleri anlamadan ömrümüz gelip geçecek…

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar