Gül ile Bülbülün hikayesini hepimiz biraz da olsa biliriz.
Hayatın özünü doğada arayan Anadolu İnsanları, sevgiliye duyulan büyük aşkı küçücük, hoş sesli bir kuşa, bülbüle yakıştırmışlardır.
Siyaset, bülbül, gül üçlemine çok benzetirim aşkı.
Bütün büyük aşklar, yani siyasi aşklar gülle bülbülün hüzünlü hikayesine çok benzer.
Eskiden gülün rengi kırmızı değil beyazmış.
Bu beyaz gonca gül kendisi için yanıp tutuşan bülbüle hiç yüz vermezmiş.
Tıpkı partisi için yanıp tutuşan öz evlatların kapı dışarı edildiği gibi.
Haberlerde Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan'ın Disiplin Kuruluna verildiğini duyunca nedense aklıma Gül-Bülbül Hikayesi geldi.
Tanju ile uzun yıllar beraber İl Başkanlığı görevinde bulunduk.
Kendisi Bolu İl Başkanı olana kadar neredeyse otuz yıldır CHP Bolu’da ne vekil ne Belediye Başkanı çıkarıyordu.
Tanju Başkanın fikirlerini beğenir ya da beğenmeyebilirsiniz.
O ayrı bir konu.
Benim de beğenmediğim yönleri var.
Tanju Başkan Milletvekili oldu, Belediye Başkanı oldu ama İl Başkanlığı döneminde fikirleri, duruşu nasıl ise hala o durumunu bozmadı.
En çok beğendiğim yönlerinden birisi de duruşunun hiçbir zaman zikzak çizmemesidir.
Zamanla arkadaşlığımız ilerledi ve görüşebildiğim ender insanlardan birisi.
Ne yazık ki canından çok sevdiği partisi onu kapı dışarı etmenin tüm yollarını döşüyor.
İnsanın en çok ağırına giden de bu partide eski Mollalar, FETÖ, Faşistler baş köşede yer bulabilirken, partinin öz evladı disiplin kuruluna veriliyor.
Hem de bir daha geri dönmemek şartı ile.
Bülent Arınç AKP nin kurucu üyesi olduğu halde AKP'yi yeri ve zamanı gelince yerden yere vurdu.
Tek adam, Diktatör dediğiniz parti yöneticileri sizin baş vurduğunuz yönteme baş vurmadı.
Siyasi kaypaklık işte tam da buradan başlar…
Teori ile pratik paralellik arz etmez ise dönüşü olmayan bir yola girersin.
Başkalarını demokratik olmamakla suçlamak kolay ama kendi içinden birisi ayrık laf konuştu mu disiplin kurulunu çalıştırmak izahı zor bir eylemdir.
Siyasi kuruluşlarda disiplinsizlik iyi değildir ama ideolojik ve siyasi sapmada disipline başvurulur.
“Benim gibi düşünmedi, neden bana biat etmiyor” mantığı ile disipline başvurmak acizlik ve ilkesizliktir.
Tanju Başkan Bolu'da yıllarca kimsenin yapamadığı başarıyı göstermiş, Bolu gibi bir yerde CHP'nin bayrağını hep dalgalandırmış iken partiden kovulmak hiç yakışmadı işte.
Karanlıktan beslenen güçler yıllarca erken öten horozun başını kesmekle uğraştılar ama hiçbiri sabahın olmasını engelleyemediler.
Bülbülün ömrü ‘gül’ü sevmekle geçti ama gül hiçbir zaman Bülbüle yüz vermedi.
Bir gün partinin milat ruhlu insanları da hak ettiği yere gelecektir.
Sen hiç Üzülme Tanju Başkan, sana ne yaparlarsa yapsınlar sabahın oluşuna, karanlıktan aydınlığa çıkışına kimse engel olamayacaktır.
Senden, bilirim, yok bana bir faide ey gül
Gül yağını eller sürünür çatlasa Bülbül.
Bu partinin yurtseverleri, Sosyal Demokratları, Siyasetin Bülbüllerini bir gün elbette anlayacaktır.
Yorum Yazın