Parti içi dinamikleri diri tutma ve ideolojik omurgayı koruma açısından parti içerisinde gruplaşma her zaman hareketlilik getirmiştir.
Parti içindeki hizip ve arkadaş gurupları ile kanat mücadelesini aynı kefeye koymak elma ile armudu saymak gibi bir şey olur.
Hizip hareketi her türlü düşünceden arınarak hizip liderine hizmet eden bir avuç çıkarcı gruptur.
Hizipçilik; az olsun benim olsun mantığı ile hareket eden ezilmiş nesnelerin bir araya geldiği bir harekettir.
Onlar için bulunduğu partinin ideolojisi, ilkesi yoktur. Onlar için ne varsa kendileri içindir. İlişkileri ideoloji ve partinin programı ile ilgili değildir. Onlar için her yol mübahtır.
Siyasi Partiler içinde hizipçiliğin sonu (özellikle sol partilerde) hep hüsranla bitmiştir.
Bir avuç ilkesiz insan bir araya gelerek parti içerisinde iktidar olmuşlardır.
Ama hiçbir zaman halktan karşılığını bulamamıştır.
Cumhuriyet Halk Partisi içerisinde Sol Kanat Hareketi partinin dinamiklerini hep diri tutarak partinin sağa savrulmasının önünde bir set oluşturmuştur.
Bugün CHP'nin sağ siyasete savrulmasının temelinde bu eksiklik yatmaktadır.
Cumhuriyet Halk Partisi'nin, Sosyal Demokrasinin özgürlük, eşitlik ve dayanışma ilkeleri doğrultusunda, Sosyal Demokrasinin Evrensel Tezlerini hayata geçirme mücadelesi ışığında parti mirasına sahip çıkmak, onu ilerletmeyi hedefleyen emek, sermaye çelişkisinde emeği, toplumsal cinsiyet eşitliğini, laikliği, insan haklarını, Kürt Sorununun Demokratik çözümünü, Sosyalist Sol ve diğer demokratik yapılarla iş birliğine girerek Anti-faşist, Anti-Emperyalist Mücadele ışığında Tam Bağımsız Türkiye modelini hayata geçirmektir.
Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde kurulan Cumhuriyetimizin ve partinin tarihsel birikimini kadroların her türlü bağnazlıktan arındırılmış bir mücadele zeminine oturtmaktır.
Parti içindeki SOL KANAT Hareketi dar bir kadroculuk hareketi değildir.
Partinin ideolojisini korumak ve sağ kaymanın önünde en büyük engel teşkil eder.
Parti içi zenginliği ideolojik temele oturtan ilerici, çağdaş, devrimci kadrolar yetişmesine ve büyük bir alan açmasına vesile olur.
İdeoloji pusulasından mahrum, kendi menfaatleri etrafında kümelenmiş hizipçi hareketin panzehridir.
Neo-Liberal Hareketin son çırpınışı olan; global sağ sol bitti, ideoloji bitti palavrasının önünde en büyük engel teşkil eder Sol Kanat Hareketi.
Sermaye ve onun tetikçisi 12 Eylül Cuntası ülkemizde olduğu gibi CHP içinde de günlük siyasi mevki, partinin içini boşaltan sağ kadroların meydanda boş boş gezmesinin en büyük özelliği, parti içi mücadelenin ilkesiz ahbap çavuş ilişkilerine bağlı kadroların oluşumudur.
Bu kadrolar ancak sol bir mücadele ile tasfiye edilebilir.
Sen, ben, bizim oğlan mücadelelerinin hiçbir ilerleme edemediği aşikardır.
Bunun en büyük göstergesi partinin almış olduğun oylarda ve ürettikleri politikada aşikardır.
Bu çerçevede; “sağ/sol” kalmadı demek, bir yandan mevcut ekonomik ve siyasal düzenin alternatifsiz olduğunu kabul anlamına gelirken, öte yandan siyaseti kırılgan ittifaklara, kimlik siyasetlerine ve sahte kurtarıcılara mahkum eder.
Sol bileşenler Türkiye’yi Emperyalizm ve onun yerli tetikçi faşistlerine karşı mücadelesine tam olarak destek vermelidir.
Parti içinde Sol Kanat Hareketi dönen tekere çomak sokmak için değil, tekerin doğru, ilkeli hedefine varmak için uğraş verir.
Parti içi demokrasiyi ve dinamizmi ayakta tutar.
Yorum Yazın